Yetenekli Çocuğun Dramı

Felsefe, sosyoloji, psikoloji öğrenimi gören, psikanaliz eğitimi alarak 20 yıl psikanalist olarak çalışan Allice Miller, genellikle çocuklukta maruz kalınan birtakım olayların, davranışların, yetişkinlikte kişinin yaşamı üzerindeki etkileri üzerine kitaplar yazmıştır.

Yetenekli Çocuğun Dramı da, yazarın, kişilerin çocukluk hikayelerine inme konusundaki bazı psikoterapik araştırma bulgularını, hastalarıyla örneklendirdiği, deneyim ve çıkarımlarını paylaştığı ilk kitabı. Öyle ki kitap, ‘Psikoterapi gerçek benliğimizi arayışımızda bize nasıl yardımcı olabilir?’ sorusuna yanıt veren tarzda oluşturmuş.

Her insanın derininde kendinden az çok gizlediği, içinde çocukluk dramının aksesuarlarının bulunduğu bir arka odası vardır.

“Kimseyi sokmadığı bu gizli odasına mutlaka girecek olanlar yalnız kendi çocuklarıdır. İnsan çocuk sahibi olunca odaya hareket gelir, hazırlık başlar; çünkü dramın devamı için gerekli ortam sağlanmıştır.” Yazara göre “Yıkıcılığın bir ‘miras’ olarak bir kuşaktan diğerine devredilmesi” bu şekilde devam eder. Kitapta; insanların çocuklarına uyguladıkları yıkıcı davranışların altında – kendileri bunun bilincinde olmasalar da- illaki kendi çocukluklarında maruz kaldıkları davranışların, yaşayamadıkları, bilinç dışına ittikleri duyguların etkisi olduğu savunuluyor.

Peki yıkıcılığın kuşaktan kuşağa bu şekilde devredilmesinin çözümü olarak ne sunuluyor?
“İnsan eskiden beri bastırıp ortadan kaldırmaya alışık olduğu birçok şeyi, artık içinde algılayabildiği zaman kendini rahatlamış hisseder.” İşte psikoterapinin de kaybolan çocukluğumuzu geri getirme gibi bir etkisi olamasa da, bize canlılığımızı yeniden kazanacağımız, duygu dünyamıza geri dönüş yapmamıza yardımcı olacağı, yas tutma yeteneğimizi ortaya çıkaracağı, bu şekilde bu yıkıcı aktarımın engellenebileceği belirtiliyor.

Yetenekli Çocuğun DramıKitabı okuduktan sonra bende uyandırdığı duygu şu oldu; çocuğumuzun yetişkinlikte bazı sıkıntılı davranışlar içerisine girmemesi için onu yetiştirirken, kendi çocukluğumuzu da sorgulayarak, bazı bastırdığımız duyguları keşfedip, şuanki halimizle kabul ederek, iyileştirerek, çocuğumuza yansıtmamamız ve onun duygularını bastırmadan gerçek şekilde yaşamasına izin vermemiz gerekiyor. Nitekim, “Küçük bir çocuk duygularını ancak yakınında onu bu dışa vurduğu duyguları ile kabul eden, anlayan ve ona kendi duygularıyla eşlik eden bir kimse bulunduğu zaman yaşayabilir.”

Konu gerçekten ilgi çekici ve kişinin çocuğu olsun olmasın, herkesi ilgilendiren önemli bir konu, zira bahsedilen bastırılan duygular, kişinin çocuğu yoksa bile, birlikte çalıştığı kişilere, çalışanlarına, çevresindeki diğer insanlara olan davranışı üzerinde de kendini gösterebiliyor. Örnekler ve tespitler ilginç. Fakat anlatım tarzı herkese hitap edecek bir tarz değil kanımca. Kullandığı ifadeler, sade olmayan dili, kitabı psikoterapist, psikolog veya psikiyatrist olan/olacaklara hitaben yazılmış gibi gösteriyor. Bazen cümleler, birkaç kez okumanızı gerektirecek kadar zor anlaşılır olabiliyor. Çocukluk tabiî ki zaman ve mekandan bağımsız olarak dünyanın her yerinde benzer gelişim aşamalarını gösteren varlıklar. Ama yine de, bu tarz kitaplardaki benim genel kanım, özellikle yazarın yabancı olması, ülkemizde karşılaştığımız durumlarla ilgili örnekleri de görme şansını ortadan kaldırdığından, beklediğimiz sıcaklığı karşılayamıyor.

Bununla birlikte bu kitap, ülkemizin tanınan pedagoglarından Dr. Adem Güneş’in sosyal medyada yer alan “Pedagoji Okulu-6*” isimli yayınında da ayrıntılarıyla yer verdiği ve değerli bulduğu, tavsiye ettiği bir kitaptır. Dolayısıyla, bu konularla çok ilgiliyseniz, kitabı da daha iyi anlamak istiyorsanız, kitabı okumadan önce bu videoyu izlemenizi kesinlikle tavsiye ederim.

Yetenekli Çocuğun Dramı
Alice Miller
Profil Yayıncılık
142 sayfa, 2016

One thought on “Yetenekli Çocuğun Dramı

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir