Var Oluş Nedenini Arayanlara Bir Geçit: Reh-Güzar
İster bir aydınlanış deyin ister Allah yolu, ister evrene pozitif mesaj verelim, diyerek bilime dayanın ister Allah’a tevekkül edin … Yolun sonu aynı aslında ve doğru hiçbir zaman şaşmaz, yerini bulur. Geç olur belki, çok şey alır götürür ama mutlaka yerini bulur.
Gülbahar Kurtoğlu, doğruya ve iyiliğe çıkan yolu öyle güzel kaleme almış ve bunu öyle güzel kurgulamış ki farkına varmadan bir dergâha konuk oluyor ya da masum bir çocuğun başını okşarken buluyorsunuz kendinizi.
Reh-Güzar, sadece dünyaya çalışmayı yok sayan, ahireti ve Hakk’ı insanoğlunun aklından çıkarmamasını salık veren bir roman, bir anlatı, bir iyilik harmanı.
Eğer dünya işi ile meşgul edeceksen kendini, bu iş senin menfaatine olmasın, başka bir muhtaç için yor bedenini ve ruhunu, diyor.
Ahmet ve Asu iyilik ile doğruluğu harmanlayıp biraz da işin içine aşk katıp güzellikler ortaya çıkaran ve mucizelere tanık olan iki ayrı hayat yolcusu. Aşk deyince öyle sadece ikili ilişkiler gelmesin aklınıza; Allah aşkı, insan aşkı, çiçek aşkı… Aşk işte. Yaratılmış her şeye Yaradan’dan ötürü duyulan aşk…
Kurtoğlu`nun kalemini önceki kitabı “Fısılda” ile tanımıştım ve yine aynı şekilde yalın anlaşılır ve keyif veren bir üslubu olduğunu düşünmüştüm. Bu kitapta da yanıltmadı okuru, hatta daha da derin ve merak uyandırıcı bir kurgu ile çıtayı yükseltti, bana göre.
Ailelerini kaybetmiş birçok kahramanın yollarının kesiştiği ve iyiliğe açılan kapıdan başkarakter Asu sayesinde geçtiği, mesneviden, psikolojiden ve felsefeden faydalanarak yazılan elden düşürülmeden okunacak bir roman.
“Çalınan her kapı hemen açılsaydı, ümidin, sabrın ve isteğin derecesi anlaşılmazdı. (Mevlana)”
(sayfa 239)
Allah`ın eli yoktur belki ama elçisi çoktur biliriz ve günün hangi saatinde bize hangi yoldan dönerken yardım ettiği hakkında fikrimiz yok… İşte mucize gibi görünse de “Reh-Güzar” bize o elçilerin varlığını hatırlatıyor.
Tesadüf diye bir şey yoktur çoğu zaman, tevafuk vardır. Arkasında muazzam bir güç ile olacak olanla zaten olmuşlar, bir araya uyum içinde gelir ya da iki ayrı gelecek şu saniyelerde uyuma dahil olmak için kendi döngüsünde işliyor…
Yazar ile mutlaka tanışmalı ve hayal gücünün tadına bakmalısınız.
“Kader, hayatımızın önceden çizilmiş olması demek değildir. Bu sebepten, ‘ne yapalım kaderimiz böyle deyip boyun bükmek, cehalet göstergesidir. Kader yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını belirler. Güzergah bellidir ama tüm dönemeç ve sapanlar yolcuya aittir. Öyleyse ne hayatın hâkimisin ne de hayat karşısında çaresizsin.” (sayfa 262)
Reh-Güzar
Gülbahar Kurtoğlu
Ayzıt Yayınları
270 Sayfa, 2018
5
4.5
1
0.5
4
1.5