Şukasaptati ve Hint Kültüründe Kadın

‘Kadınlar, sadakatsiz, hilebaz ve kurnazdır.

Kadınlar size verilen fırsatları kaybetmenize neden olabilirler.

Kadınlar, erkekleri kandırmak için, kadınlıklarını kullanırlar.

Kadınların bir diğer özellikleri de doyumsuz olmaları ve sır saklayamamalarıdır.

Amacına ulaşmak isteyen bir kadını kimse durduramaz.

Kadınlar, bir hükümdara bile akıl verecek kadar akıllıdır.

Eğer bir kadın bir şey kafasına koyduysa mutlaka yapar.

Kadınlar, sıkıştıkları an cazibelerini kullanırlar.

Kadınlar, hem sadakatsiz hem yalancıdırlar.

Kadınlar çok kurnazdır. Ne kadar zor durumda olsalar, mutlaka bir çözüm yolu bulurlar.

Kadınlar, dindar gözükmelerine karşın günah işlemekten korkmazlar.’

Beyler, hanımefendiler hiç öyle gözlerinizi aça aça bakmayın, ben kitabın yazarının yalancısıyım; Yazar da Şukasaptati’nin; Şukasaptiti, Hint Kültürü’nün…

O zaman sondan başa doğru kitabı anlatayım size, kendiniz karar verin… Öncelikle yazarın birçok açıklama ile belirttiği üzere kitabı anlamak için Hint Kültürünü bilmek gerekir.

Hindistan’da halk kast sistemine göre yaşar. Buna göre;

1. Din adamları(Brahnanlar)

2. Yönetici ve askerler

3. Tüccarlar (Ticaret, tarım ve hayvancılıkla uğraşırlar.)

4. İşçiler vs. (Mabetlere bile alınmayacak kadar kirli ve basit olduğu düşünülen, vasıfsız kesim)

1 ve 2. gruptakiler soylular olarak nitelendirilir. 3 ve 4. sıradakiler 1 ve 2 ye hizmet eder. Sanırım buraya kadar basitçe durumu anladık. Yukarıda yazılanlarla bu kültürün ne ilgisi var demeyin, çok ilgisi var…

1 ve 2. gruptakiler soylu erkeklerin alt sınıftan kadınlarla birlikte olmalarını istemezler ve özellikle de erkekleri alt tabakadaki kadınlardan uzak tutmak için kadınları küçümseyen ve kötüleyen, Şukasaptati meydana gelir. Şukasaptati’yi bizim atasözlerimizle anlatacak olursak “Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla” kitabı. Öyküler içinde soyluların alt tabakadaki kadınlardan uzak durmaları, yöneticilerin nasıl adil olması gerektiğine iklişkin örtülü öğütler verilmektedir.

Şukasaptati, yapı olarak Binbirgece Masallarına benzemektedir. Binbirgece Masalları’nda Şehrazat, ölmemek için her gece Hükümdara bir masal anlatıp masalın en heyecanlı yerini ertesi güne saklar. Şehrazat, böylelikle hayatta kalır.

ŞukasaptatiŞukasaptati de buna benzer bir yapıdadır. Kitabın içeriğini anlatmadan önce size adını açıklayayım. Şukasaptati, ‘Papağanın Yetmiş Öyküsü’ anlamına gelmekteymiş. Zaten ana kahramanımız yani öyküleri anlatan Papağan, sahibi olan Madanasena ticaret için başka ülkelere gidince, kendisine emanet ettiği karısı Prabhavati’nin, kocasına ihanet etmesini önlemek için her gece bir masal anlatır. Böylelikle genç kadın masalları dinlemek için sevgilisiyle buluşmaya gidemez. Papağan her öykünün başında dikkat çekmek için “sen…… kadar akıllı olabileceksen git.” veya “sen ……. kadar kurnazsan git” gibi ifadelerle konuşur. Genç kadın da merakına yenilip masalı anlatmasını ister. Masalın en heycanlı yerinde “sen olsan ne yapardın?” diye Hanımına zor sorular sorar. Cevabı ise sabahleyin verdiği için Prabhavati bir türlü sevgilisiyle buluşamaz. Böylece yetmiş gün geçer.

Papağanın anlattığı öykülerin birçoğunda erkekler, genelde evli olan tüccar eşlerine aşık olurlar ve bu kadınlar, kocalarını aldatırlar. Bazı öykülerde ise kadınlar olmamakla birlikte bunlarda da Hükümdarların varolan sorunları nasıl adilce çözebildikleri anlatılmaktadır. Öykülerin bir diğer dikkat çekici özelliği ise öykü içinde öykü anlatımlarının olması.

“Şukasaptati’de geçen öyküler, kadınları kötülemek üzerine kurgulanmışsa da aslında Hint kültürünün temel özelliklerini de anlatmaktadır. Bu nedenle Kitabın adı ‘Şukasaptati ve Hint Kültüründe Kadın’ olarak seçilmiştir” der yazar.

Kitapta olumsuz özellikteki kadınlar 3. ve 4. tabakadan gösterilirken, olumlu özellikler yani kadınların bilgili, akıllı vb. olmaları 1. ve 2. tabakadan olan kadınlarda gösterilmiştir. Bu da bir sınıf ayrımıdır.

Kitabın anlatamında bazen olayların kopuk kopuk olduğu izlenimi olmaktadır. Yazar giriş ve önsözde belirtiği üzere, Şukasaptati, Türkçe’ye Farsça’dan çevrilmiştir. Bu çeviriler sırasında özellikle müstehcen kısımları olmak üzere bazı bölümlerde çıkarılmalar veya duruma göre eklemeler yapılmıştır. Bunu da okurken az da olsa fark edebiliyorsunuz. Kitabın son bölümünde değerlendirme ve okuyucunun Hint Kültürüne ait terimleri anlayabilmeleri için sözlük de yer almaktadır.

Ben okurken keyifle ve ilgiliyle okudum. Yukarıdaki kadınlara ilişkin maddelere gelince papağanın anlattığı öykülerde geçen kadın kahramanlara göre kitapta yazılan özelliklerdir. Siz ister hak verin ister vermeyin…

Şukasaptati
Şengül Demirel
Bilge Kültür Sanat
144 sayfa, 2016

 

Dilek Özcan
https://www.instagram.com/dilekin_guncesi/

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir