Sinemalarda bu hafta – 30 Ekim 2015

Sinemalarda bu hafta 3’ü yerli toplam 7 film vizyona giriyor.

 

Güneş Tepedeyken / The High Sun


Dalibor Matanic’in yönettiği ve Tihana Lazovic, Goran Markovic, Nives Ivankovic, Dado Cosic ve Slavko Sobin’in oynadığı “Güneş Tepedeyken” sinema severlerle buluşacak.


Çok Pişmiş / Burnt


Yönetmenliğini John Wells’in, senaryosunu ise Steven Knight’ın yazdığı filmin başrolündeki Bradley Cooper, maymun iştahlı, iki “Michelin” yıldızlı bir restoran yönetmiş, ancak davranışları ile yıldızlarını kaybetmiş bir şef olan Adam Jones’u canlandırıyor.


Nefesim Kesilene Kadar


Serap bir tekstil atölyesinde ortacıdır. Ablası ve eniştesiyle birlikte yaşamak, onun için giderek çekilmez bir hal almıştır. Serap’ı ayakta tutan tek şey, uzun yol şoförü olan babasıyla yeni bir eve çıkabilme umududur. Sürekli uzaklarda olan babasının kayıtsızlığı arttıkça köşeye sıkışan Serap, sonunda ipleri eline almaya karar verir.


Mavi Gece


Başarılı bir doktor olan Emel, varlıklı ve sevgi dolu bir adam olan kocası Murat ile birlikte sıradan bir hayat sürmektedir. Çiftin yaşadığı en büyük problem ise istemelerine rağmen çocuklarının olmamasıdır. Maço bir adam olan Zeki ise çıkardığı sorunlarla hem karısını hem de çevresindekileri bezdiren bir taksi şoförüdür. Zeki ve karısı da tıpkı Emel ile Murat gibi çocuk sahibi olamamaktadır. Zeki bir gece kaza yapar ve Emel’in çalıştığı hastaneye götürülür. Emel’in Zeki’ye elektro şok uyguladığı anda hayatlarında beklenmedik tuhaflıklar meydana gelecektir.


Afacanlar Takımı: Büyük Yarış


Ute Von Munchow Pohl’un yönettiği animasyon türündeki filmin seslendirmelerini Oya Küçümen, Katharina Thalbach, Anna Thalbach ve Jan Delay yaptı. Film, yardımlaşma ve arkadaşlık üzerine çocuklara eğlenceli bir macera sunmayı amaçlıyor.


Nefesim Kesilene Kadar – Until I Lose My Breath


Tekstil atölyesinde çalışan Serap’ın hikayesi bu. Uzun yol şoförlüğü yapan babasıyla yaşamak ister çünkü türlü sebeplerle ablası ve onun kocasının evinde kalmaktadır. Ama babası da onu kendisi kadar istiyor mudur? Cinsiyetçi bakış açısına karşı önemli sözler söylemek yerine doğru yerde “susarak”, “an”ları doğru zamanda yakalayarak duruşunu belli eden bir film.


Frankenstein 2015


Filmde, 3 boyutlu yazıcı ile oluşturulan ve sonra öldü diye çöpe atılan Frankenstein. Daha ayağa ilk kalkışı ile neyim ben? Beni kim yarattı? Bu dünyadaki görevim nedir? Gibi insani duyguları sergilemektedir. Ve daha önce izlediğimiz Frankenstein’lardan daha çok günümüze uygun bir film izleyeceğiz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir