Nasıl Oldu da Kitap Yazdım – Annet Huizing

Genç Destek Yayınları- 2018- 156 sayfa

‘’Ne yazdığın değil, nasıl yazdığın önemli…’’

  Yazar olmak isteyen veyahut bunu kendine bir hobi edinen kişilerin okuması gereken bir yapıt. İlginizi çekecek olmasının en büyük sebebi bana kalırsa yapıtın roman formunda inşa edilmiş olmasıdır. Size şunu yapın, şöyle yazın, kurallar şunlardır demiyor. Başkarakter yaratılmış, onun etrafındaki yardımcı karakterler ve onlarla yaşanılan durumlar üzerinden yazarlık dersi veriliyor. Ansiklopedik bir yapısı olmaması onu diğer ‘’yaratıcı yazarlık’’ konularının işlendiği kitaplardan ayırıyor. Profesyonel yazar Lidwien, yazar olmak isteyen Katinka’ya yazarlık yolunda adım atması için yardımcı oluyor. Günlük olarak yazmaya başladığı kitabında yazar adayı Katinka, yazma serüvenini Lidwien’in zor beğenen kuralsız kuralları sayesinde maceraya dönüştürüyor.

Annesini küçük yaşta kaybeden Katinka, babası ve erkek kardeşi ile yaşıyor. Yazar olmayı çok istiyor. Neyse ki bu konuda çok şanslı; çünkü komşuları Lidwien başarılı bir yazar. Lidwien’i garip biri olarak tanımlasalar da, Katinka ona büyük bir sempati duyuyor. Ona yaklaşmakta biraz utangaç tavır sergilese de en sonunda cesaretini toplayıp Lidwien’e ondan yazarlık dersi almak istediğini söylüyor. Söylüyor söylemesine de karnına ağrılar giriyor bu süreçte. İlk adımı atmasıyla birlikte Katinka’nın yazma süreci de böylelikle başlamış oluyor. Lidwien’in ilk önerisi ‘’Yaşadıklarını okurların da yaşasın.’’ oluyor. Yaşadıklarını, kısacası kendi günlük yaşantısında olan bitenleri kağıda dökmeye başlıyor. Günlük gibi ama aslında roman. Romanın ilkelerine ve Lidwien’in direktiflerine yüzde yüz uyum sağlamaya çalışıyor. Çoğu zaman pes etse de en sonunda başarıyor. Nihayetinde hayat ellerinden tutup onu kaldırıyor. Yüzünü göğe çevirip, yazma sevdasına sımsıkı sarılıyor.

  İlk adımını ölen annesinin hatırasını bulmak için atıyor. Sonunda aradığı hatıraya da kavuşuyor. İçini ferahlatan hissi etrafına mutluluk olarak saçıyor. Ve yazma serüvenine son sürat devam ediyor En nihayetinde de Lİdwien’a beklenen mesajı yazıyor: ‘’Kitabım bitti.’’

  Peki, bir kişi yazar olmak istiyorsa bu sevda yolunda hangi adımları atmalıdır? İşte kitaptan altını çizdiklerim:

• Yazdıkların gözde canlandırılabilir olmalı, yazabilmek için bütün duyularını kullanmalı, ayrıntılarıyla gözlemlemelisin her şeyi.
• Yaşadıklarını okurlarında yaşasın.
• Başka yazarların nasıl yazdıklarını iyi incelemelisin.
• Okurlarının sayfayı çevirmelerini istersen varsayımda bulunmalarına olanak sağlamalısın. Tıpkı televizyon dizilerinde olduğu gibi.
• Gerçek bir yazar ilhamın gelmesini beklemez.
• Hayatının ilk hatırasını yazmalısın.
• Bir olay veya eylemi tüm duyularını kullanarak yazmalısın.
• Yazar olarak eleştiriye açık olmalısın. Teşekkür etmeli, kabullenmelisin.
• Asıl yetenek her şeyden önce tereddüte kapılıp pes etmemekte yatıyor.
• Okur, yazılanlara kendisinin hayatını okuyormuş hissiyle yaklaşmalı.
• Yazar için en önemli araç, zamandır.
• Ne yazacağından çok yazdıklarında neleri atacağına karar vermelisin.