İslam ve Reenkarnasyon
Adnan Bülent Baloğlu, ülkemizde ve yurt dışında birçok kürsüde yöneticilik, öğretim üyeliği yapmıştır. Halen Danimarka’da Din Hizmetleri Müşavirliği görevini yürütmektedir.
Yazarın, geniş bir kaynak listesine sahip olan ‘İslam ve Reenkarnasyon’ kitabı, son zamanlarda sıklıkla gündeme gelen reenkarnasyon konusunu bilimsel, tarihsel ve kültürel etkilerle ele almaktadır.
Kitabında ‘Tekrar Doğuşu İfade Eden Kavramlar’ ile belki de çoğumuzun daha önce duymadığı ya da üzerinde durmadığı sözcükleri açıklamaktadır. Ruh, tenâsüh, reenkarnasyon gibi terimleri detaylıca açıklarken çeşitli kaynakları dayanak göstermektedir.
‘Peki reenkarnasyon düşüncesi neden ortaya çıkmıştır? ‘ Sorusuna da yazarın cevabı şöyledir; “Reenkarnasyon inancının ilk olarak nerede ve ne zaman ortaya çıktığı konusunda elimizde kesin veriler yoktur: sadece , menşei konusunda ortaya atılan bazı görüşler mevcuttur…. Fakat şu kadarını ifade etmek gerekir ki, bu görüşlerden bir tanesi, söz konusu inancın, eski totem inancından kaynaklandığını ileri sürmektedir..” der.
İnsanlar, reenkarnasyon konusunu neden benimsemeye başladılar ya da buna ihtiyaç duydular diye sorarsak, yazarın bu konuya açıklaması “ İnsanların reenkarnasyonu kabul etmelerinin iki ana sebebi vardır: bunlardan birincisi, onların ölüm karşısında duydukları endişe ve korkuyu yenme çabalarıdır. İkincisi ise daha ziyade ferdin içinde yaşadığı sosyal çevrede mevcut olan adaletsizliklere makul ve mantıklı bir izah getirme gayretidir. İnsanların bir kısmının zengin, bir kısmının fakir, bir kısmının sağlıklı, bir kısmının özürlü, bir kısmının siyah oluşu vs. gibi farklılıklar ‘adaletsizlik ‘telakki edilerek bütün bunların ancak reenkarnasyon yoluyla daha sonraki bedenlenmelerde telafi edilebileceği düşüncesi mevcuttur. “ şeklindedir.
Yazar kitabının diğer temel başlığında ‘Tekrar Doğuş İnancının Tarihçesi’ üzerinde durmuş olup Hinduizim, Budizm, Hıristiyanlık, Yahudilik ve İslamiyet vb inanış ve dinlerde konunun kimi zaman Kutsal kitaplara ait ayetlere dayandırılması, kimi zaman ise geleneksel yapılarla ortaya çıktığına ilişkin çok çeşitli görüş ve bilgilere kaynak göstererek yer vermektedir.
‘Tekrar Doğuşa Delil Olarak İleri Sürülen Kur’an Ayetleri’ adlı bölümde ise, Kur’an’a göre ölüm sonrası hayat, İslam düşünürlerine göre tenâsüh yani tekrar hayata dönüş konusunu irdelemiş, İbn-i Sinâ’nın ve Fahruddin Er Râzi ‘nin tekrar doğuşu red eden görüşlerini detaylarıyla açıklamıştır.
Râzi’ye göre yeniden doğuş olsaydı, önceki bedende yaşanan hallerimizi bilmemiz gerekirdi.
Bir başka başlıkta ise ‘Türkiye’ de yeniden doğuş inancına’ ilişin görüş, düşünce ve eleştirileri kaynaklarıyla belirtmiştir.
Yazar konuyla ilgili olarak İslam’da yeniden doğuşun red edilişini;
“ İslam dini ve Kur’an, insanı tekrar geriye dönüşün olmayacağı konusunda kesin bir dille uyarmış; dolayısıyla her tür anlaşmazlığın kesin hükme bağlanacağı, amellerin değerlendirileceği, ilâhî adaletin nihai olarak nasıl gerçekleşeceğinin herkes tarafından müşahede edileceği hüküm gününe, yani ahirete büyük önem vermiştir… Ahiret hayatının gerçekliğinin sürekli vurgulandığı İslam inanç sisteminde, tekrar doğuş anlayışına yer yoktur..” şeklinde kesin ifadelerle açıklamaktadır.
Kitabın bilimsel dayanaklarının çokça olması, yazarın akıcı ve açıklayıcı anlatımıyla kitabın okunurluğunu arttırmaktadır. Konuya ilgi duyanların ilgileneceği nitelikli bir kitaptır.
İslam ve Reenkarnasyon
Adnan Bülent Baloğlu
Bilge Kültür Sanat
288 sayfa, 2016