Gurur ve Önyargı
Türkçe çevirilerinde ‘Aşk ve Gurur’ ismi kullanılmış olsa da orijinal halinde ‘Gurur ve Önyargı’ isminin kitaba daha çok yakıştığını düşünüyorum. Görünürde bir aşk öyküsü olsa da arkaplanda ‘gurur’ ve ‘önyargı’ ile yapılmış çözümlemeler, yarar/zararlarının yer alması ve aslında aşk görüntüsünde bu iki olgu üzerine kurulu olması orijinal ismin daha uygun olduğunu düşünmemin en belirgin sebebi.
Jane Austen’ın 20’li yaşlarında yazdığı ‘Gurur ve Önyargı’ onu “roman tarihinin ilk büyük ve sahici kültü” olarak tanımlamıştır. Austen’in kaleminden çıkan ikinci kitabı olsa da dünya çapında çok büyük bir ilgi ile okunmuş hatta tüm zamanların en sevilen romanları listesinde de ilk sıralara girmiştir. Bu başarı ise Austen’ın, bir çok ülke ve zamanda kadına biçilen geleneksel rol olarak “en iyi gelecek” ile kadınların duyguları ve aşklarını seçmek arasında gidip gelinen diken üstündeki yolu mizah ve zeka dolu bir şekilde anlatmış olmasına bağlanıyor. Eserin ne kadar beğeni topladığını neredeyse her 10 yılda bir film ya da dizisi çekilmesinden anlayabiliyoruz.
Zengin ve yakışıklı Bay Bingley’in Netherfield Malikanesini kiraladığı haberi Longbourn köyü ve civarında büyük heyecanla karşılanır bunun sebebi ise kızlarının dönem şartlarında iyi bir evlilik yapmalarına fırsat çıktığını düşünen aileler ve kendini beğendirme yarışına giren bekar kızlardır. Eserde odaklandığımız Bennet ailesi de bu heyecandan paylarını almışlardır zira 5 evlenme çağında kızları vardır. Bunlar sırasıyla Jane, Elizabeth (Lizzy), Mary, Lydia ve Catherine (Kitty)dir.
Bennet ailesinin başındaki en büyük sorun İngiltere’de çoğu ailenin sıkıntısı ile aynı olan miras problemidir. Bennet ailesinin erkek çocuğu olmadığı için Bay Bennet öldüğünde bütün mal varlığı uzak bir kuzenleri olan Bay Collins’e kalacaktır. Bu sebeple de kızların zengin bir koca bulup bulmamaları babalarının ölümlerinden sonra yaşayacakları hayatı belirleyecektir. Bay Charles Bingley’ Netherfield’a iki kız kardeşi, kayınbiraderi ve en yakın arkadaşı Bay Darcy ile taşınır. 19. yüzyıl İngilteresinden beklenen tanışma balolarından biri hem Jane hem de Elizabeth’in hayatlarında bir dönüm noktası olur.
Bay Bingley aklını Jane’den uzaklaştıramazken, Elizabeth İngiltere’nin en zenginlerinden Bay Darcy’ye kibir ve gururu nedeniyle derin bir nefret beslemeye başlar. Söze dökülmemiş düşüncelerin, önyargıların, aşırıya çıkan gurur ve kibirin, sınıf farklılıklarının ama en önemlisi bunların aşkın önünde duramayacağını gösteriyor ‘Gurur ve Önyargı’.
Austen’ın Elizabeth karakterine kendi kişiliğinin yansımasını vermesi ve eserdeki mantığın sesi olan karakter olması kendisini en sevilen karakterlerinden biri yapıyor. Bay Darcy ise Elizabeth’in tam tersi yapıdadır ve soylu sınıfın değer yargılarını yansıtacak şekilde tasarlanmış bir karakterdir. Kitapta yer alan her karakterde ağırlıklı olan ve göz önüne çıkan tek bir özellik olsa da bütün karakterlerin kendilerine özgü ve renkli olmaları okumayı daha renkli yapan bir özellik. Bu aşk hikayesini daha bir çok olay ve çatışma ile süsleyen Austen kitabın sonunda çıkarılacak ders olarak insanları ilk izlenimlere göre değerlendirmenin ve yargılamanın yanlışlığını vurguluyor.
Eserde yer alan altını çizdiğim bir kaç cümle ile son veriyorum yazıma:
“İnsan doğası gurura özellikle yatkın. Aramızda, gerçek ya da değil, meziyetlerinden dolayı kibir duygusu beslemeyen pek az kimse bulunur. Gurur be kibir kelimeleri çok kere birbirine karıştırılsa da, gerçekte başka şeylerdir. Bir insan kibirli olmadan da gururlu olabilir. Gurur daha çok kendi nefsimize karşı duyduğumuz saygıyla ilgilidir; kibir ise başkalarının bize duymasını istediğimiz saygı ile ilgilidir.”
“Dünyayı daha iyi tanıdıkça, hoşnutsuzluğum artıyor ve her geçen gün, insan karakterinin kararsızlığına ve insanların görünüşlerine ne kadar az bel bağlanabileceğine olan inancımı doğruluyor.”
Çoğu zaman bizi aldatan kendi gururumuzdan başka bir şey değil.
“Hepimiz bilinmesinde bir değeri olmayan şeyleri öğretebildiğimiz takdirde ders vermeyi severiz.”
Tanıtım Bülteninden:
Aşk ve Gurur, taşralı bir beyfendinin kızı olan Elizabeth Bennett ile varlıklı ve soylu toprak sahibi Fitzwilliam Darcy arasındaki çatışmayı anlatır. Gerçi Jane Austen bu iki karakteri birbirlerinin tuzağına düşmüş kişiler gibi sunar, ama “ilk izlenim”i tersine çevirmekte gecikmez: Soyluluk ve servetten kaynaklanan “gurur” ile elizabeth’in ailesinin soylu olmayışı karşısında beslediği “önyargı”, Darcy’yi mesafeli davranmak zorunda bırakır. Elizabeth’in davranışında da hem özsaygının uyandırdığı “gurur”, hem de Darcy’nin züppeliği karşısındaki “önyargı” etkili olur. Zeki ve coşkulu Elizabeth yalnızca Austen’ın en çok sevdiği kadın kahramanı değil, aynı zaman bütün İngiliz edebiyatının en çok ilgi uyandıran kadın roman kişiliklerinden biridir.
Gurur ve Önyargı
Jane Austen
İş Bankası Yayınları
408 sayfa, 2006