Düğün Evi: Katil, Yazar mı? Yoksa Hayal Gücü mü?
“Nobel Edebiyat Ödüllünü kazanan ilk Arap” unvanına sahip kişi Mısırlı yazar Necib Mahfuz’ dur. Yazdığı öykü, roman, senaryolarda; Din, siyaset gibi vurgularla toplumsal, sorunları, mahalle hayatını, aile, kadın erkek ilişkilerini, o dönemin ahlaki değerlerini ele almaktadır. Her şeyi tüm çıplaklığı ile ele alır. O kadar çok cesurdur ki kalemi, rahatsız olanlar tarafından 1994 yılında suikaste uğramış, bu olaydan sağ çıksa da yazı yazan sağ kolunun işlevi yavaşlamıştır. Mısır’da ve edebiyat dünyasında bu sebeple yazacaklarının yarım kaldığı söylenmektedir.
Mahfuz’un kalemi ile tanışma kitabım “Karnak Kafe” kitabı ile oldu. Konusu, yazım tarzı, mekânlar ve kişiler o kadar çok işime işlemişti ki tüm kitaplarını okumaya karar vermiştim. “Hırsızlar ve Köpekler” kitabını da okuduktan sonra “Düğün Evi” adlı romanı ile devam ettim yolculuğuma. Aslı Çıngıl çevirisiyle Kırmızı Kedi Yayınevi tarafından yayımlanan Düğün Evi beni şaşırtmadı. 1981 yılında yazılan Düğün Evi yine dönemi, ahlakı, ilişkileri sorgulamaktadır. Ama bu sefer polisiye tadı ile.
“Kendi işleyişine saygı duymayan bir yasa ne kadar anlamsız.”
Kitaba başlarken kafanızın karışmaması imkânsız. Çünkü dört farklı anlatıcı var, anlatılanlardan ise sadece bir tanesi doğru. Olayın gidişatını dört kişinin bildiklerini, gördüklerini ve yaşadıklarını, onların bakış açıları ile okumak, her birinin penceresinden bakmak sanki yanlarındaymış hissi veriyor. Hepsinin doğrusu farklı ve hepsi haklı. Hepsinin iç dünyasını bilmek ise paha biçilemez.
“Yazarak depresyonumdan kaçma girişimim sonucunda, boşlukla karşılaştım. Yanıp, tükenmiştim. Ateşimi söndüren şey ise yaratıcılığımı boğmakla kalmamış, yerine sonsuz bir kayıtsızlık ve yaşama duyulan sevgisizlik dışında hiçbir şey bırakmamıştı.”
Fazla detaya girmeden konusundan da bahsetmek istiyorum.
Kahire’ de Tiyatro yazarı olmak isteyen Abbas’ın eşi Tahiye ölür; ama bu ölümün nedeni bilinmemektedir. Hem herkes suçlu hem de değildir. Abbas birçok denemeler yazsa da yazdıkları sahneye uyarlanacak nitelikte değildir, beğenilmemektedir. Eşinin ölümünden sonra yazdığı oyun onaylanır. Oyun sahnelendiğinde birçok kişi rahatsızlık duyar. Oyunun Abbas’ın aile yaşamı, ölmüş oğlu ve ölmüş eşini, annesini, babasını ve hayatlarındaki bazı kişileri anlattığı ortaya çıkar. Hatta oyunun sonu Abbas’ın katil olması, ailesini katletmesi ile biter. Yazılan/oynanan oyunun hangi bölümleri gerçek hangi bölümleri kurgudur. İşte bunu çözmek biz okuyuculara bırakılmıştır. Ta ki son bölümde Abbas’ın gözünden olaylar anlatılana dek.
Tadı damağımda kaldı diyebilirim. Altı adet kitabını daha sipariş ettim. Mutlaka tanışmalı, okumalısınız. Aynı tadı, keyfi alacağınızı umuyorum.
Sevgilerimle.
Düğün Evi
Necib Mahfuz
Kırmızı Kedi Yayınları
Türkçesi: Aslı Çıngıl
140 Sayfa, 2017
4.5
Çok güzel bir anlatım olmuş. Yazarı okuma isteği uyandırıyor insanda. Kaleminize sağlık.