Cesur Yeni Dünya

Aldous Huxley biz distopya severlere 1932 yılında armağan etmiş bu mükemmel kitabı. Neden mi mükemmel? Kitap mükemmeliyetçilik üzerine kurulmuş. Her şey mükemmel işliyor. İlk olarak insan üretimiyle başlıyoruz. İnsanlar suni ortamlarda üretiliyor ve bir şişede gelişiyorlar. Normal yollarla doğum, anne ve baba olmak müstehcen kabul ediliyor. Tabi büyürken de defalarca uykuda eğitim (hipnopedya ) alıyorlar. İnsanlar alfa, beta, gama, delta ve epsilon olarak da alt sınıflara ayrılmış. Yani üst düzey yönetici olacaksan Alfa + olman gerekiyor. Temizlik ve üretim işindeysen epsilon oluyorsun. İhtiyaca göre üretim.

Huxley Amerika ziyareti sonrası tüketim toplumunu ileri görüşüyle bize gösteriyor. Kitapta Henry Ford ilginç bir şekilde tanrılaştırılıyor ve biz de Tanrı Aşkına onlarda Ford Aşkına, Tanrı bilir- Ford bilir olarak yer alıyor. Haç işaretinin üst tarafı kesilerek de bir T modeli oluşturuluyor. İnsanlar yalnız kalamıyor ve soma denilen uyuşturucu madde ile düşünmeleri engelleniyor. “Eski berbat günlerde, yaşlılar hayattan elini eteğini çeker, emekli olur, kendini dine verir, zamanlarını okumaya ve düşünmeye ayırırlardı.”
“ Şimdilerde (gelişme budur işte) yaşlı insanlar çalışıyor, çiftleşiyor, keyiften başlarını kaşıyacak vakitleri yok, oturup düşünecek tek bir saniyeleri yok”.

Kitabın ilginç yanlarından bir tanesi de karakter adları. Mesela Mustafa Mond Üst düzey denetleyici eski bir bilim adamı; Mustafa Kemal Atatürk ve İngiliz sanayici Alfred Mond’un yenilikçi olmalarından esinlenilmiş.
Kitabın ismi de Shakespeare’in Fırtına adlı oyunundan; Miranda bu sözü söylüyor ”Cesur Yeni Dünya”. Kitabımızın ana karakterlerinden Vahşi aslında yeni dünya düzeninden ayrı bölge olan ve eski dünya düzeninin yaşandığı New Mexico’ ya gelen müdür ve sevgilisi Linda’nın oğlu. Ancak tatil sırasında Linda kayboluyor ve vahşi burada doğuyor. Okuma yazmayı annesinden öğreniyor ama elinde ki yegane kitap Shakespeare’in tüm eserleri kitabı. Dolayısıyla içeride Shakespeare’den alıntılar var.

Evet din, evlilik, bireysellik olmayan bir dünya, herkes herkes içindir ve herkes mutludur. İstikrar her şeydir. Peki bu Faşizm olmuyor mu? İnsanlar düşünmüyor çünkü her şey programlanmış evet gelecek kaygısı da yok hatta, çocuklar 6-7 yaşlarında ölüme de alıştırılıyorlar. Farklılığın olmadığı, tek düze bir hayat bunu ister miyiz yoksa zaten yaşamaya başladık mı?

Cesur Yeni Dünya
Aldous Huxley
İthaki Yayınları
349 sayfa, 2016

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir