Bir Başucu Kitabı Olarak Ermiş!

Sosyal medyada özlü sözler paylaşma sayesinde çoğumuz birçok kitabı okumuş kadar oluyoruz. Halil Cibran’ın Ermiş kitabı da her yerde paylaşılan, her durum için bir sözü olan eser olunca bir sözüne eminim denk gelmişizdir ki ben bu kitabı okumadan önce birçok sözünü okumuş, hatta bir tanesini de paylaşmıştım. Çünkü hangi sayfayı çevirsen yaşama dair bir gerçek, insana dair bir iyilik var içinde.

Ermiş, El Mustafa, on iki yıldır bulunduğu Orfales kentinden ayrılmak ve doğduğu adaya gitmek için beklediği ve sonunda gelen geminin gelişini izlerken, Orfales halkı ona seslenir ve Ermiş’in öğrendiklerini, bildiklerini paylaşmasını ister. Herkes farklı konuyu merak ettiği için birkaç söz söyler her birine. Böylece Ermiş’in bizlere yaşam öğüdü başlar. Aşk, evlilik, ölüm, özgürlük suç ve ceza, acı, alım satım, konut vb. hayatın içinde ne varsa hepsini cevaplıyor.

Kitap kısa – Halil Cibran’ın hayatı ile ilgili kısmı saymazsak- 100 sayfalık bir eser. İçinde kısa kısa tavsiyeler, sorular ve düşünceler yer alıyor. Bir çırpıda bitiyor (çeviri de iyi) ama öyle kolay kolay rafa geri kaldırılabilecek bir kitap değil. Açıp tekrar okumayı, içimize dönüp kendimizi sorgulamamızı gerektiren bir eser.

“Dans edenlerden nefret eden topala ne denir ki?”

Her bir bölümde daha önceden kendime sorduğum, hayatı sorguladığım şeyler var, belki de Halil Cibran ile aynı cevabı bulduğum; ancak bu kadar öz anlatılması onu önemli eserler arasına koyuyor. Yoksa bir makale yazılabilecek kadar uzun belki halka yönelttiği birkaç cümlesi. Farklı düşünürleri, farklı kitaptan cümleleri de hissediyorsunuz çünkü herkesin içinde olanı anlatıyor. Tartışılacak noktaları da var elbet, kimseye her konuda yüzde yüz katılamazsın, ama seni soru sormaya itmesi yetiyor bana göre. Kendi cevabını aramanı ve bulmanı kolaylaştırıyor. Bu nedenle en ulaşılır yere koymalı, başucu kitaplarının arasına. Farklı zamanlarda farklı konular gelir aklına ya o konuyu açıp uzun uzun düşünmeli. Bir de yanına bir dost tartışacak, üzerine hoş sohbetler edecek işte asıl o zaman kalıcı olur içeriği.

Kitabın tamamında ise tek bir şey anlatıyor Halil Cibran: İnsanın, yüce iyiliğin içinde bulunduğu için iyiliği ve büyüklüğü.

Bir öğretmen ve bir anne olunca çocuklar ile ilgili kısım daha etkileyici, daha bir vurucu geliyor, bu nedenle buraya da ekliyorum birkaç sözünü: (Okumadan bu kısmı bilenlerden biri olarak hem de)

“Sizler aracılığı ile dünyaya gelmişlerdir ama size ait değildirler.
Sizinle birlikte yaşarlar ama sizlerin malı değildirler.
Onlara sevginizi verebilirsiniz ama düşüncelerinizi asla.
Çünkü onların kendi düşünceleri vardır.
Çocuklarınızın bedenlerini barındırabilirsiniz, ama ruhlarını asla.”

Ermiş

Halil Cibran
Türkçesi: A. Ergin Köylügil
Maviçatı Yayınları
152 sayfa, 2017