Ben Sana Mecburum

2005 yılında aramızdan ayrılan Attila İlhan, Türk edebiyatında şiir, roman, senaryo ve çeşitli yazılarıyla önemli eserler bırakmıştır.

41. Basımı gören şiir kitabı Ben Sana Mecburum, aynı zamanda şairin kendi şiirlerinin hikayesini anlatıp değerlendirmesini yaptığı inceleme kitabıdır da.

Kitapta 60 şiirine yer verilmiştir.

Şiirlerinde serbest stil göze çarpmaktadır. Yaşadığı olay, durum, anlar, yerler ve insanları mısralarda anlatmıştır.
Aşk, memleket, kahramanlık, insana dair paylaşımlar mevcuttur.

Kitapta yer alan birkaç şiirden mısralara ve Attila İlhan’ın şiirlerine dair yorumlarına göz atarak şairi ve şiirlerini tanımaya devam edelim.

En çok sevilen ve tanınan şiiri Ben Sana Mecburum’dur.

“Ne vakit bir yaşamak düşünsem
bu kurtlar sofrasında belki zor
ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
ne vakit bir yaşamak düşünsem
sus deyip adınla başlıyorum
içimsıra kımıldıyor gizli denizlerin
hayır başka türlü olmayacak
ben sana mecburum bilemezsin ”

Attila İlhan, on yıllardır hayatımıza mıhlanan bu şiirini şöyle anlatır:” … Yanılmıyorsam şiddetli, hayli tutkusal bir aşk ilişkisinden sonra, kestane kızılı bir İstanbul sonbaharı boyunca yazmıştım; genellikle Mecidiyeköy’le Şişli arasındaki yolda dolaşıyor, her zamanki gibi mısraları yüksek sesle kendi kendime tekrarlayarak şiiri oluşturuyordum…”

Bu açıklamada dikkati çeken, şiirin anlatımında bile şiirsellik olması, şiiri kağıt kalemsiz şarkı söyler gibi yürürken ve bir mevsim süresince oluşturmasıdır.

“Gözlerindeki yağmur altında bir gar tenhalığı
susmuşluğu gemisiz kalmış ulu bir liman
uykularını çiğniyor yıldızların kalabalığı
rüzgarlı deniz kapılarını açtığı zaman
kıvılcımlar uçuyor ısınmış saçlarından ”

Lady from Smyrna adındaki bu şiirini, İzmir’den vapurla İstanbul’a giderken, gece güvertede yalnız dolaşan bir kadın görünce yazmıştır.

Attila İlhan, aşk şiirlerinden başka memleket, kahramanlık ve dönemin siyasetini anlatan şiirleri de mevcuttur.

“Bıçak dövüyor bıçak Bursa’da bıçakçılar
bir dilim güneş gibi bursa bıçakları
götürüp belki İzmir’de fuarda satacaklar
belki Balıkesir ‘de bıçakçılar içinde…”

Kahramanlıkla ilgili şiirlerinde özellikle de Mustafa Kemal ‘in anlatıldığı şiirleri destansı bir yapı sergilemektedir.

“Köylüler böyle diyorlar
gecenin arkasında bir yerde
Ufaldıkça gaz lambaları
nehrin omuzlarına yaslanıp yaslı ve dindar
yalnızlıktan soğumuş dağlar
kalpaklı bir süvari dolaşırmış gizlilerde
yatsıları
Kemal Paşa’dır diyorlar ”

Memleket şiirlerinde ise İzmir, İstanbul ve Anadolu geniş yer tutarken, Paris için de yazılmış mısralar bulunmaktadır.

Attila İlhan ” Bu şiirlerin hemen hepsi Erzincan’da askerliğim sırasında yazıldı. Muhabere yedek subayı idim, Dumanlı ile Sürperen depoları arasında hat döşeme görevi aldım, büyük bölümünü gerçekleştirdim; bu sırada garnizona kapalı kalmak, orduevi ile otel arasında gidip gelmekten kurtulmuş, geniş anlamda kırsala açılmış oluyordum. Köyleri, köylüleri, Anadolu yaşantısında doğanın ve insanın yerleşme ve etkileşim biçimlerini yakından gözleyebildim. Önceleri hiç yazamayacak gibiydim. Erzincan bana daha çok kurtlar sofrası üzerine çalışma fırsatı vermişe benziyordu, ne var ki sonbahara doğru birden değişti durum, şiirler birbirlerini handiyse kovalayarak gelmeye koyuldular.
Şiirlerin bütünü gençlik yıllarını İzmir, İstanbul ve Paris şehirlerinde yaşamış, temelde şehirli olan kavram ve sorunlarla haşır neşir olmuş bir aydının birden Anadolu gerçeğiyle karşılaşmasından doğan izlenimleri yansıtmıştır. ” şeklinde açıklar memleket şiirlerini.

Şairin anlatımında özeleştiri yaptığı ve samimi bir ifade olduğu görülmektedir.

Şiirle yaşamanız dileğiyle iyi okumalar…

Ben Sana Mecburum
Attila İlhan
İş Bankası Yayınları
156 sayfa, 1960

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir