Ağrı Kesici

Ademhan Esen tiyatro ve reklamcı kökenli yeni genç yazarlarımızdan ve ‘Ağrı Kesici’ kendisinin ilk kitabı.

Kitap, Ağrı Kesici, Ateş Düşürücü, Kas Gevşetici ve Antidepresan olmak üzere dört bölüme ayrılmış durumda. Bu bile beni en başta gülümsetmeye ve ilgimi çekmeye yetti doğrusu. Her bir bölüm kısa kısa öykülerden oluşuyor.

Edebi anlatım olarak bu türün bir adı var mı tam olarak bilemiyorum ama tarzını; zamanında bir romanına başlayıp, bu anlatım türüne tam adapte olamayıp yarım bıraktığım Murat Menteş’e benzettim. Dolayısıyla bu kitapta da benzer şekilde bir adaptasyon sorunu yaşamam beklenirken açıkçası hiç de öyle olmadı. Çünkü, bu anlatım türü, roman değil de öykü türüne daha bir yakışmış. Konuya adapte olamamaya fırsat bırakmadan, öyküler tam tadında bitiyor ve bünyede farklı bir lezzet bırakıyor. Tıpkı ağızda erirken çıtır çıtır patlayan sürprizli şekerler gibi şaşırtmacalı, eğlenceli, gerçeklikten uzak, sıra dışı, zengin bir hayal gücü bekliyor bizi öykülerde.

Birkaç önek vermek gerekirse;

Kağıttan yaptığı motora, gemiye binip giden aşk acısı çeken adamlar, hayal-düşünce gücüyle mutluluğu somut bir nesne olarak ortaya çıkarabilenler, hiç rüya görmeyen ve bunu üfürükçüyle çözmeye çalışan adamlar, ihtimal satan adamlar, öykülerde geçen sıra dışı karakterlerden bazıları. Kitaba genel olarak bakıldığında, birkaç öykü hariç, doğrudan aşk konularına az değinilmiş diyebilirim.

‘Hikaye’nin Öyküsü’, ‘Yarım Kalmış Sözler Ofisi’ ve özellikle ‘Fena Diktatör’ gibi öyküleri oldukça ilgi çekici, çünkü; “yazarlar, kitaplar ve okurlarla” ilgili bol bol fantazi yapmış bu öykülerde yazar. Bugüne kadar yakılmış, toplatılmış, yazarı haksızlığa uğramış kitaplar için, bir günü saygı günü ilan edip, o gün yediden yetmişe herkese gün sonuna kadar sokakta kitap okuma zorunluluğu getiren bir diktatör kimin ilgisini çekmez ki?

Bazı öyküleri birbirleriyle ilişkilendirmiş, güzel geçişler yapmış, o da hoş olmuş. Ayrıca kitabın sonunda da her okuyucuya özel olan sürpriz bir bölüm koymuş ki, kitabın bana en ilginç gelen yerlerinden biri de bu. Kitabı beğenirseniz, yazarla bu aşamada iletişim kurmanız gerekiyor.

Özetle, yazarımızın, bu anlatım tarzı alanında, kaleminin çok zengin ve umut vadedici olduğunu düşünüyorum. Ancak, bu tarz bir kitabı yazarken, gerçek durumları anlatan kitaplara göre daha sınırlı bir kitleye hitab ettiğinin farkında olması gerek bana göre. Çünkü çok rastlanılan, çoğu kimse tarafından kabullenilmiş, benimsenmiş bir tür değil anlatımı. Sıradışı olan, farklı anlatımlara karşı dirençle karşılaşması, absürt bulunması muhtemel.

Bu tarzın meraklısına zaten tavsiyemdir; bu anlatım tarzındaki ‘romanlar’dan uzak duranlara ise bir de bu ‘hikaye’ versiyonunu denemelerini öneririm. Kendi adıma, bu kitaptan sonra bu tarz anlatıma karşı bir sempati oluştu ve bu türün roman versiyonlarına da ikinci bir şans vermeye karar verdim.

Ağrı Kesici
Ademhan Esen
Çınar Yayınları
162 sayfa, 2017